DOSTLAR, ENGELLİ KARDEŞLERİNİZİ ZİYARET ETMEYİ İHMAL ETMEYİN.
Bir müddet önce, ONLARI DA DUALARINIZ DA UNUTMAYIN diye bir makale yazmış idim. Makalenin ana konusu engelli kardeşlerimizin hayatlarının bir parçası olan fizik tedavi ve bu tedavinin en önemli unsuru olan FİZYOTERAPİST kardeşlerimizin, hocalarımızın gayretleri, fedakarlıkları üzerine idi.
Netice de maddi bir katkımız olamasa da dualarımız ile bir teşekkürü borç bildiğimizi ifade etmeye çalışmış idik.
Sağolsun müdakkik okurlarımızın bu konuda geriye dönük yorumları bizleri ziyadesi ile memnun etti.
Elbette bu yorumlar hem yasalara moral, hem de hocalarımız adına moral ve motivasyonu sağlayan gözle görülen güçlerdir.
Burada şunu özellikle belirtmek istiyorum. Bunu hepimiz gayet iyi biliyoruz, biliyoruz ki vücut bizim değil bize verilen bir emanet. Lâkin bu emanete ne kadar sahip çıkıyor, ne kadar periyodik bakımlarını yapıyor, ne kadar şükür ve hamd ederek ziyadeleşmesine gayret ediyoruz.
Benim cevabım, ne zaman hastalandık, ne zaman bırakın başımızı, parmağımızı dahi kaldıramadık işte o zaman “aman doktor, canım doktor, derdime bir çare” diye âdeta gözyaşı döküyoruz.
Neyse…
Asıl değinmek istediğim konu sağlıklı bireylerin de ellerinde ne kadar büyük bir nimet olduğunu anlamaları için fizik tedavi ünitelerini ziyaret etmeleri.
Zira herşey zıddı ile biliniyor. Hastalık olmasa, sağlığın kıymeti hiç mi hiç bilinmiyor. Ne zaman eliniz tutmuyor, ayaklarımız basmıyor işte o zaman kudret sahibi Yaradanın ne kadar muhteşem olduğunu bir kez daha iman ediyoruz.
Dostlar, müsait olduğunuz zamanlar da fizik tedavi ünitelerinde tedavi gören hastaları ziyaret edin, konuşun onlarla, dertleşin, acılarını, yaşadıkları zahmetli anlarına ortak olun.
Yedi yaşından yetmiş yaşına kadar her türlü bedensel rahatsızlığı yaşayanları, 20 yaşındaki gencecik fidanların nasıl bir ümit, gayret ve dua ile eski sağlıklı günlerine dönmek için gayret ettiklerini görün. Görün ki bir kez daha elinizde ne kadar büyük nimetler olduğu için şükredin, hamd edin.
Sözün özü;
Hastaları ziyâret etmek, fazîletli bir amel-i sâlihtir. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, hasta ziyâretinin fazîletini şu hadîs-i şerîfleriyle beyan buyurmuştur:
“Bir insan, bir hastanın hâlini hatırını sormaya gider veya Allah için sevdiği bir kişiyi ziyâret ederse, ona bir melek şöyle seslenir:
«Sana ne mutlu! Güzel bir yolculuk yaptın. Kendine cennette barınak hazırladın!»
(Tirmizî, Birr, 64/2008; İbn-i Mâce,Cenâiz, 2)
“Hasta ziyâretinde bulunan kimse, dönünceye kadar cennet yolundadır.” (Müslim, Birr, 39)
Hastalarımızı özellikle fizik tedavi ünitesindekileri ziyaret etmeyi unutmayın. Şimdiden yapacak olduğunuz bu ziyaretler için teşekkür ederim.
Yeni ve yine bir Ramazan’ı Şerife ulaştıran Rabbimize sonsuz şükürler ve hamdolsun. Cumanız mübarek olsun.
Selâm ve dua ile.
Bülent ERTEKİN