ANF’den Sedat Sur’un haberine göre IŞİD çetelerinin Kobanê’ye üç koldan saldırılarını başlattığı 2013 Haziran ayında oğlu Dilovan’ı kendi elleriyle YPG saflarına uğurlayan Heci Emin (50), oğlunun IŞİD çeteleri ile çatışmada hayatını kaybetmesi ardından, O’nun hayatını kaybettiği mevzide direnişe katıldı.
“Kanımın son damlasına kadar oğlumun mevzisini terk etmeyeceğim ve Kobanê’yi koruyacağım” diyen Heci Emin, Oğlu Dilovan’ı ve Kobanê direnişine katılım kararını anlattı.
Oğlu Dilovan’ı “11 çocuğum arasında en fedakar, girişken ve emekçi olanıydı. Yurtsever özellikleri gelişmişti. Kimlik ve yurt bilincini kavramıştı. Dilovan’dan beklentilerim çok yüksekti ve beklediğim gibi anlamlı bir yaşamın sahibi oldu” diye anlatan Heci Emin, Dilovan’ın Rojava devriminin savunulması gerektiğine inanarak YPG’ye katıldığını belirtiyor.
‘YPG’YE KENDİ ELLERİMLE UĞURLADIM’
Baperuşk köyünden Haci Emin’in anlatımına göre, Dilovan 2013 Haziran ayında Kobanê’nin ÖSO ve El Nusra tarafından kuşatma altına alınması üzerine babasına YPG’ye katılmak istediğini söyler. Baba Emin oğluna önce, “asayiş birimlerine katıl” der ama oğlunun kararlığını görünce motosiklete bindirip kendi eliyle YPG’lilere teslim eder.
SON KARŞILAŞMA VE AYNI GECE ‘ŞEHADET’
Dilovan’ın katılmasından sonraki süreci Baba Emin şöyle anlatıyor:
“Katıldıktan sonra 2013 Ağustosu’nda Doğu cephesindeki Til Ebyad savaşına katıldı. Ardından da Güney cephesindeki Sewaman savaşına. Dilovan tüm cephelerde savaştı. Nerede çatışmalar yoğunlaşsa Dilovan oraya gitmek istiyordu. Bunları bize arkadaşları anlattı.
Bu yılın Mart ayında IŞİD çetelerinin güney cephesi ve bağlı köylere saldırılar başlatmasından sonra köylüler olarak biz de köyümüzü savunduk. Bir ara Güney cephesinin ön saflarına kadar gittim. Dilovan’ın da aynı cephede olduğunu sonradan öğrendim. Aynı cephede baba oğul birbirimizden habersiz savaşmışız.”
Bu haberden kısa bir süre sonra oğlunu görmeye gider Baba Emin. Bu, O’nunla son görüşmesi, son sohbeti olacaktır…
“19 Mart günüydü. O’nu görmeye gittim. Oturduk konuştuk. ‘Çetelere karşı bu gece hamle yapacağız’ dedi. Köylülerin de kendi savunmasını yapmasını istedi. Köyden silahlarımızı aldık. Onlara geri cepheden destek olduk. Dilovan cephenin en önündeydi. Gece saat 02.00 sıralarıydı. Oğlumun vurulduğunu gördüm…”
‘HER AKŞAM DİLOVAN’IN MEVZİSİNDEYİM’
Oğlunun yaşamını yitirmesi ardından YPG’ye katılan baba Emin şimdi Dilovan’ı kaybettiği Güney cephesinde IŞİD çetelerine karşı savaşıyor. Hem de oğlunu gözlerinin önünde kaybettiği o mevzide:
“Şu an da oğlumun şehit olduğu güney cephesinin birinci hattında savaşa katılıyorum. O gün oğlum gözlerimin önünde vurulunca o an da ilk aklıma gelen şey onun silahını devralarak onun mevziisinde IŞİD çetelerine ve Kürt halkının düşmanlarına karşı savaşmaktı. Şu anda her akşam Dilovan’ın mevziisinde nöbet tutuyorum. Savaş sırasında onun savaştığı en ön cephede yer alıyorum. Kanımın son damlasına kadar oğlumun koruduğu cepheyi koruyacağım, Kobanê için direneceğim.”