DERT İNSANI OLMAK
Dert insanı olmak…
Her kişinin değil, er kişinin hali…
Yapışır dertler yakasına, bırakmaz onu…
Yırtacak olur ama o, ne yapıp edip iki yakasını bir araya getirir…
Belli etmez acı ve kederini…
Güçlü karakter…
Herkes mutlu zanneder…
Dışta mutluluğu, içte acı ve kederi yaşama rolü yorar onu…
Çok merhametli…
İnsanlar onu dertleriyle yorduğu halde ümidini kesmez, hep bir şans daha verir…
Verdiği şanslar dert olarak geri döner…
Harcanırlar onu görünce, derman ararlar…
İncinmez, yüreği yaralıdır hep…
Hafiften sızlar ya da kanar, o kadar…
Dertler bazen ona saygıyla selam durur…
Yıkılmak, düşmek, sendelemek yoktur hayat kitabında…
Bazen ayağı kayacak olur ya da düşecek gibi…
Bu da onun merhametinden…
Her merhamet, rutubetin biriktirdiği küf gibi yüreğinde dert biriktirir…
Barajdaki suyun kapağını patlatması gibi dertler, bazen gözyaşı, bazen ahlar bazen de dualar şeklinde akıp giderler…
Derdin boyutu ondaki acıyı tarif eder…
Ayyuka çıktığında, yüreği feryat eder, hırçınlaşır, bendini yıkmaya çalışır…
Dokunsalar patlayıp etrafını darmadağın edecek gibi…
Dertler derman arar…
Dermana kavuşan her dert sessiz, suskun dünyalar çizer…
Durgun, üretken olmayan ruha ait…
Dert ise kırılganlığa sebeptir…
Ruhu çizer, inceltir, tıpkı yufka gibi…
Şeffaflaşır ruh, önünden bakınca arkası görünecek kadar…
Kir, pas, durağanlık, tembellik barındırmayan dünyalar çizer…
Üretken, hareketli, dertli ruha ait…
Bu yüzden dert gerekli…
Varsın dert olsun, demeli bazen…
Çünkü dert yazdırır, ağlatır, ayağa kaldırır, insanı insan yapar…
Dertli insan dünyada var olana değil, var olmayana âşıktır…
Onun peşinde koşar ve oraya özlem duyar…
Gün batarken deniz kenarında, sonbaharın hüzünlü akşamlarında, yağmur yağarken imamın yanık sesiyle okuduğu ikindi ezanı vaktinde…
Oraya varmanın hayaliyle yaşar, oranın Âdem’in kovulduğu cennet olduğu bilinciyle…
Bu bilinç, acıların, dertlerin onu düşürmesine ve var olana sarılmasına izin vermez…
O artık bir kere içmiştir derdin şarabını…
Âşıktır var olmayana…
Oranın insanı ve her adımı oraya doğru…
Dermanın değil derdin derdine düşer…
Dert onun için dermandır…
Şairin şu sözleri onun için derman reçetesidir:
Derman arardım derdime,
Derdim bana derman imiş…