HAYVAN SEVGİSİ VE BİLİNCİ

HAYVAN SEVGİSİ VE BİLİNCİ

 

Hayvanlara olan sevgimizin ve bağımızın ne ölçüde olduÄŸunun hiçbir önemi yoktur; çünkü sevginin de baÄŸlılığın da ölçüsü yoktur, net ve sadedir bu duygular, kesindir. Hayvan sevgisi çocukken aşılanmalı her bireye. Günümüzde insan ÅŸiddeti bir yana dursun, hayvan ÅŸiddetini de görmezden gelmemiz neredeyse imkansız hale gelmiÅŸ durumda. Sokak kedileri, sokak köpekleri de dahil olmak üzere; orman veya daÄŸ yollarının arasından araçlarla geçip giderken görebileceÄŸimiz Domuz, Ayı, KaplumbaÄŸa, Tilki, Kurt vb hayvanların da ekosistem döngüsüne fayda saÄŸladığı konusunda hemfikir olmalıyız. Bu dünyada ”canlı” sıfatıyla nefes alıp verebilen her bir varlığın, üzerinde yaÅŸadığı gezegene mutlaka bir katkısı oluyordur. Düşünsenize bunlardan sadece bir türün neslinin yok olduÄŸunu… ”Ne kaybederiz ki?” diye düşünmeyin. Emin olun çok ÅŸey kaybederiz; çünkü nesli tükenen bir türün ardından diÄŸer türlerin de sırayla tükenmesi an meselesi olabilir.

Gelelim hayvanlara zulüm konusuna… Hayvanlara zulüm eden bir insanın ya akli dengesinde bir bozukluk vardır ya da bir canlıya zarar verirken bundan zevk alan sadist ruhludur. Her ne olursa olsun bu ”Dünya” denen gezegende sadece insanların deÄŸil, her bir canlının yaÅŸamaya hakkı vardır. Nasıl ki bir insanın yaÅŸama hakkı elinden alınmıyorsa, bir hayvanın da aynı haktan yararlanması gereklidir.

Hayvanlara karşı vicdanı olan bir insanın merhametinde şüphe aranmaz. BildiÄŸimiz üzere haberlerde de denk geldiÄŸimiz sokak hayvanlarının yanı sıra, evcil hayvanlara da zulüm konusu gündemde oluyor kimi zaman. Üzücü ve bir o kadar da kahredici… Elbette ki görünüşte herkes insan olabilir; fakat herkes ruhen ve vicdanen insan olamayabiliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir